Adıyaman, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin tarih kokan şehirlerinden biridir. Yüzlerce yıl boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan bu şehir, özellikle Kommagene Krallığı’nın görkemli izlerini taşımaktadır. Bu izlerin en bilineni ve dünya çapında tanınanı ise hiç şüphesiz Nemrut Dağı’dır.

Nemrut Dağı, 2.150 metre yüksekliğinde olup, Adıyaman’ın Kahta ilçesi sınırlarında yer alır. 1987 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil edilen bu muazzam alan, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlar. Dağın zirvesinde Kommagene Kralı I. Antiochos’un anıt mezarı ve dev heykeller bulunur. Bu heykeller, Tanrı Apollon, Zeus, Herakles, Kartal ve Aslan figürleriyle birlikte Kral Antiochos’u temsil eder. Gündoğumu ve günbatımı saatlerinde heykellerin oluşturduğu silüet, ziyaretçilere adeta bir zaman yolculuğu yaşatır.

Kommagene Krallığı, M.Ö. 1. yüzyılda kurulmuş bağımsız bir krallıktır. Pers ve Helen kültürlerinin birleşimini temsil eden bu krallık, kültürel sentez açısından oldukça değerlidir. Krallığın merkezi Arsameia antik kentiydi. Bugün burada yapılan kazılar, o dönemin sosyal yapısı, dini inançları ve mimari bilgileri hakkında önemli ipuçları sunmaktadır. Özellikle Arsameia’daki yazıtlar, Anadolu’daki en uzun Grekçe yazıtlar arasında yer alır.

Tarihi zenginlikler sadece Nemrut ile sınırlı değildir. Cendere Köprüsü, Roma İmparatoru Septimius Severus tarafından inşa ettirilmiş ve günümüze kadar ulaşmış sağlam bir yapıdır. Kahta ilçesi yakınlarındaki bu köprü, mimari açıdan da dikkat çekicidir ve hâlâ orijinal taşlarıyla ayakta durmaktadır. Ayrıca Perre Antik Kenti, Adıyaman merkezine oldukça yakın bir konumda yer alır. Roma dönemine ait mezar odaları, kaya oyma yapılar ve antik yollar, buranın önemini artırır.

Adıyaman’ın tarihsel yapısı, sadece anıtlarla değil, aynı zamanda müzeleriyle de tanıtılır. Adıyaman Müzesi, bölgeden çıkarılan birçok tarihi esere ev sahipliği yapar. Hititler, Asurlular, Persler, Makedonlar ve Romalılara ait eserler, ziyaretçilere bölgenin çok katmanlı tarihini gözler önüne serer.

Sonuç olarak, Adıyaman, tarih meraklıları için adeta bir açık hava müzesidir. Nemrut Dağı’nın gizemli heykellerinden, antik kentlere ve Roma kalıntılarına kadar pek çok eser, bu kadim şehri kültürel bir hazineler diyarı haline getirmektedir. Eğer geçmişin izini sürmek istiyorsanız, Adıyaman mutlaka rotanızda yer almalı.